8 Eylül 2015 Salı

HEMOROİDİN TARİHÇESİ


Bu hastalıktan bilindiği kadarıyla ilk kez MÖ. 1700 yılına ait bir Mısır papirüsünde bahsedilmekte ve şu tavsiyede bulunulmaktadır:


 “… Sana mükemmel koruyucu bir krem tarifi vereceğim; Akasya yaprakları ve toprağı birlikte döverek toz haline getir ve pişir. Bunu ince bir kumaşa sür ve anüse yerleştir, anında iyileştirecektir."


 MÖ. 460 yılında Hipokrat Külliyatında modern lastik bant ligasyonuna benzer bir tedaviden bahsedilmiştir:

“Ve hemoroidleri uygulama için bir iğne ile delip çok kalın ve yünlü bir iple bağladıktan sonra düşene kadar dokunmayıp, düştükten sonra ılık yaş pansuman yaparak ve hastanın sürekli yüz üstü yatmasını sağlayarak aynı şekilde tedavi edebilirsiniz; hasta iyileştikten sonra ise keklik otu seansı uygulayın.” 


Hemoroid İncilde de açıklanmış olabilir. Celsus (MÖ. 25 – MS. 14) ligasyon ve eksizyon işlemlerini açıklamış ve olası komplikasyonlardan bahsetmiştir. Galen arterlerin damarlarla olan bağlantısının koparılmasını savunmuş, bunun ağrıyı dindirdiğini ve kangrenin yayılmasını önlediğini iddia etmiştir. Susruta Samhita (MS. 4'üncü - 5'inci yüzyıl) eserinde Hipokrat'ın sözlerine benzer ifadeler geçmekte, ancak yara temizliği vurgulanmaktadır. 13'üncü yüzyılda Milanolu Lanfranc, Guy de Chauliac, Henri de Mondeville ve John of Ardene gibi Avrupalı cerrahlar cerrahi tekniklerde büyük bir ilerleme ve gelişme kaydetmiştir.


 İngilizce'de "hemoroid" sözcüğü Eski Fransızca "emorroides", Latince "hæmorrhoida - ae" sözcüklerinden sırasıyla in turn Yunanca "kanı boşaltmaktan sorumlu" anlamına gelen "αμορροΐς" (haimorrhois), "kan" anlaına gelen "αμα" (haima), + kendisi "akma, akış" anlamına gelen "έω" (rheo) sözcüğünden türeyen "akma, akış, akım" anlamına gelen "όος" (rhoos) , sözcüklerinden türetilerek ilk kez 1398 yılında kullanılmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder