HEMOROİDİN
TARİHÇESİ
Bu hastalıktan
bilindiği kadarıyla ilk kez MÖ. 1700 yılına ait bir Mısır papirüsünde
bahsedilmekte ve şu tavsiyede bulunulmaktadır:
“… Sana mükemmel koruyucu bir krem tarifi
vereceğim; Akasya yaprakları ve toprağı birlikte döverek toz haline getir ve
pişir. Bunu ince bir kumaşa sür ve anüse yerleştir, anında
iyileştirecektir."
MÖ. 460 yılında Hipokrat Külliyatında modern
lastik bant ligasyonuna benzer bir tedaviden bahsedilmiştir:
“Ve hemoroidleri
uygulama için bir iğne ile delip çok kalın ve yünlü bir iple bağladıktan sonra
düşene kadar dokunmayıp, düştükten sonra ılık yaş pansuman yaparak ve hastanın
sürekli yüz üstü yatmasını sağlayarak aynı şekilde tedavi edebilirsiniz; hasta
iyileştikten sonra ise keklik otu seansı uygulayın.”
Hemoroid İncilde de
açıklanmış olabilir. Celsus (MÖ. 25 – MS.
14) ligasyon ve eksizyon işlemlerini açıklamış ve olası komplikasyonlardan
bahsetmiştir. Galen arterlerin damarlarla olan bağlantısının koparılmasını
savunmuş, bunun ağrıyı dindirdiğini ve kangrenin yayılmasını önlediğini iddia
etmiştir. Susruta Samhita (MS. 4'üncü - 5'inci yüzyıl) eserinde Hipokrat'ın
sözlerine benzer ifadeler geçmekte, ancak yara temizliği vurgulanmaktadır. 13'üncü
yüzyılda Milanolu Lanfranc, Guy de Chauliac, Henri de Mondeville ve John of
Ardene gibi Avrupalı cerrahlar cerrahi tekniklerde büyük bir ilerleme ve
gelişme kaydetmiştir.
İngilizce'de
"hemoroid" sözcüğü Eski Fransızca "emorroides", Latince
"hæmorrhoida - ae" sözcüklerinden sırasıyla in turn Yunanca
"kanı boşaltmaktan sorumlu" anlamına gelen "αἱμορροΐς"
(haimorrhois), "kan" anlaına gelen "αἷμα"
(haima), + kendisi "akma, akış" anlamına gelen "ῥέω"
(rheo) sözcüğünden türeyen "akma, akış, akım" anlamına gelen "ῥόος"
(rhoos) , sözcüklerinden türetilerek ilk kez 1398 yılında kullanılmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder